30 Aralık 2011 Cuma

Hawar! Hawar!


Hawar! Hawar! Hawar!

Nasıl bir vahşettir? Ne cehennemdir bu? Bu ne ateş?

Keşke ben de orda olsaydım.


Nefret ediyorum bu ülkeden, bu devletten, bu askerden. Utanıyorum buranın kimliğini taşımaktan.

 Keşke keşke gidebilme şansım olsaydı.

 Kim güveniyor bu devlete? Kaldı mı?
 Ben kürdüm zaten, çektim, gördüm, yaşadım, biliyorum. Hiç bir kürt çatısı yoktur ki devlet canından almamış olsun.
 Ben hiç bir kürdün bu ülkeye inandığını sanmıyorum. Peki ya siz, siz Türkler hala inanıyor musunuz?
 Hala güveniyor musunuz? Askere, orduya, devlete...

 Hiç bir zaman ülkem diyemedim, hiç bir zaman vatanım diyemedim. Evet bu dünyada bir vatanınız olmadan yaşamanın, bir bayrağınız olmadan yaşamanın ne demek olduğunu bilemezsiniz.
 Milliyetçilikle alakası yok, türk olmakla, kürt olmakla ilgili değil bu.
 Güvenmemekle, inanmamakla ilgili bu.
Zaten zülme uğrayan sadece kürtler de değil. Bu sistemin kurbanı bir tek biz değiliz. Kendi halkının kanıyla kuruldu bu devlet. En başından beri, kendi halkının, bu toprağın insanının kanı.

Bir şapka kanunu için 150.000 insanı öldürmedi mi bu devlet? Kendi halkını böyle rahat katledenler ermeni soykırımını mı yapmicak? Gülerim ben buna

Ben o kadar asosyalleşmişim, o kadar kendi hayatıma düşmüşüm ki. Uludere katliamını bu gün öğrendim.

 Şırnak Uludere köyünde gece Kuzey Irak Kürdistan'dan mazot getiren 36 köylüye asker önce silah açıp sınıra kaçmalarını sağlıyor. Sonrada insansız savaş uçaklarıyla bombalıyor.

 Terörist sanmışlar!

 Hep yalan, hep yalan...

 Önceki gece olmuş bu olay. Bu kadar geç haberim olmamasına şaşmamalı çünkü sözüm ona Türkiyenin en büyük haber portalları bunu yayınlamıyor. Twittirdan öğreniyor, öğrenen. Ertesi sabah genel kurmay başkanı 8 maddelik ucuz bir açıklama yaptığı halde o büyük kartel medyası bunu sadece iddia olarak, küçük bir haber olarak geçiştiriyor.
 Ne Ntv'si, ne Cnn Türk'ü, ne O'su, ne Bu'su. Aksine söylemeye çalışan habercilerini bile susturmuşlar.

Buna mı yanmalı, yoksa 36 kişinin katli gün gibi ortadayken. "hata varsa gereken yapılır" diyen hükümet sözcülerine mi? Gerekenin yapılmayacağını biliyoruz da "hata varsa" ne demek ya. 36 sivil katledilmiş, bombalanmış "hata varsa" mı?

 İlk kez olmuyor zaten bilesiniz. Bildikleriniz de var ama emin olun bildikleriniz bilmediklerinizin yanında kum tanesi.
 Yalnızca o topraklarda yaşayanların bildiği gerçekler. Ve maalesef benim bunları burada yazacak cesaretim yok.

Bu yazıyı yayınladıktan sonra öğrendiğim bi rşey vardı. Buraya aktaracaktım unuttum aşağıda bir yorum hatırlattı bana.


Uludere katliamıyla ilgili basın açıklaması yapan Sabahat Tuncel'in fotoğraflarını gördüm.

  Umurunda değil mi? Öyleymiş gibi yapma bari.


Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...