13 Şubat 2011 Pazar

görücülük

 Bayağıdır yazmıyorum. Yoğun günler geçiriyorum ne yaptığımı ben de bilmiyorum aslında. Bugün aalışverişe gittik bayağıdır çıkmamıştım dışarı iyi geldi. Gezemedik aslında koştur koştur alacağımızı aldık çıktık ama yine de rahatlamış oldum. Bu gün en güzeli bayağıdır lazanya yapmak istiyordum. Onu yaptım!
  Lazanyayı ikea'da yedik. Bizden önce ablam yemişti öve öve bitiremedi yeğenim rukende lazanya ne diye sorduğunda bende bilmiş bilmiş bir balık türü (!) dedim nerden uydurduysam. Ablam hayır canım börek diyince utancımı tahmin edersiniz. Ertesi günü gittik yedik öyle çok sevmesemde yapılmaya değer dedim. Sonra tarifine bakmak için nete yöneldiğimde şurada bahsettiğim maharetli ablam onun bir makarna olduğunu bundan 10-15 yıl önce yeni evlendiği sıralarda sıkça yaptığını ve bir daha satılmadığını anlattı. Bende üzüldüm bi umut ikea gıda markette satılır dedim baktım orda da yoktu. Marketlerde de hiç dikkatimi çekmemişti gerçi benim makarnayla pek aram olmadığı için makarna reyonları dikkatimi çekmez. Meğer satılıyomuş tamam öyle dalgalı değil düzmüş ama satılıyomuş markete gittim bi bakayım dedim varmış. İşte bugün aldık o lazanyayı ve yaptık. Yapması yemesinden daha zevkli ama onu söylemeden geçemicem. Şuan fırında epey kabarmış durumda çok şaşırdım kabarmasına börek mi bu?


 Fırından güzel kokular yükseledursun ben esas mevzuma geleyim şu okumayı sevdiğim kitap gibi kız postunda görücülük macerasını anlatıyoda benimde bizimki aklıma geldi hatta şuan bile onun çalışmaları üzerindeyim. Yalnız bizim hikayemizdeki fark ben erkek tarafıyım ve huysuz kaynana rolüne bürünüyorum. Biz de ortanca abime kız bakıyoduk okul bitti askerlik bitti bakalım artık buna birini dedik. Belirli kriterleri var. Yani aslında bizde evlenmeyen başka bir abi var ve biz onun durumundan bahsederken ya ortanca abim olsa tamam ona kız çok ama büyüğüne onu ikna etmek bi yana ona uygun kız bulmak çok zor deyip duruyoduk. Biz böyle diye duralım bu ortanca abime kız bakmaya gelince bi anda piyasada kız kalmadı. Diyor ki İslamı bilsin yaşasın, orta yolda olsun, eğitimli olsun, güzel olsun, kürt olsun. Bütün bunları toplamak o kadar zormuş ki biz farketmemiştik. Bu durumda bazı sosyal olayları keşfettik belki bizim çevremizdeki eksiklikten kaynaklanıyor bilmiyorum, belki memlekette bu geçerli değil ama arkadaş bizim okuyan kürt kızlarımız niye islamı bu kadar köşeye atıyolar. Gerçekten o kadar zorlandık ki anlatamam bizi çok mağdur ettiniz:) Şaka bi yana ya ikisi birden götürülmicek şey değil ki kabuğunu kırma meselesi mi bu anlamadım? neyse tabi bu kriterlerde bulamayınca bizler çerçeveyi genişletmeye başladık kendimizi aştık. Eğitim seviyesini düşürdük, güzelliği orta seviyeye getirdik, milliyetçiliği bıraktık kürt olmasada olur ama kürtlüğü kötü bişey olmadığını bilen bizim kültüre yakın bir olsun dedik gerçi kürt olmadan önce de zaza olsun diyoduk. Dedik de dedik.


 Biz böyle diye duralım. Tam da istediğimiz gibi biri çıktı karşımıza.


 evet bunun devamını sonra anlatıcam çünkü lazanya oldu ve biz açız ruken de tepemde hadi yemek yiyelim deyip duruyo. Bu arada lazanyanın tadına bakan ilk kişi olarak çok güzel  olduğunu söylüyor. Fotoğraf makinesi evde olmadığı için telden çekicez düzgün bişey çekebilirsem tarifi eklerim.

4 yorum:

kitap gibi kız dedi ki...

hmmm şimdi anlaşıldı benim blogtaki yorumunun sebebi. :P Neyse ben de merak ettim devamını :)

çiğdem dedi ki...

yazma isteği her zaman gelmiyo. yeni bi durum olursa öyle yazar tamamlarım hikayeyi

kiz sidika dedi ki...

o zaman sen huysuz kaynana rolü değil bildiğin görümce rolündesin :) O rolde kaynana rolğnde aşağı kalmaz yani;)

Bu arada ben buraya kitapgibikız ın blogundan zıpladım :)

çiğdem dedi ki...

boynuz kulağı geçer. Görümce olarak huysuz kaynanadan daha beter bir potansiyel görüyorum kendimde:)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...